ABİGEM Trabzon Bürosu’nun açılışı için Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası’nda bir toplantı düzenlendi. Toplantıya, Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Marc Pierini, AB üyesi 15 ülkenin büyükelçileri, Trabzon Valisi Recep Kızılcık, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Trabzon belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükcüoğlu, KTÜ Rektörü Prof.Dr. İbrahim Özen, Merkezi Finans İhale Birimi Başkanı Muhsin Altun, TOBB Yönetim Kurulu Üyesi ve TTSO Meclis Başkanı M. Şadan Eren, TTSO Yönetim Kurulu Başkanı M. Suat Hacısalihoğlu, Trabzon Ticaret Borsası Meclis Başkanı Mehmet Cirav,Yönetim kurulu Başkanı Şükrü Koleoğlu, Bölgedeki oda ve borsa başkanları, TTSO başkanlık Divanı, Meclis ve Yönetim Kurulu Üyeleri, Türkiye’deki ABİGEM Direktörleri, AB Türkiye Komisyonu Çalışanları, ve ilgililer katıldı.
ABİGEM AÇILIŞINDA KİMLER KONUŞTU ?
TTSO bünyesinde kurularak hizmet vermeye başlayan kısa adı ABİGEM olan Avrupa İşletme Geliştirme Merkezi’nın resmi açılış töreninde, Vali Dr. Recep Kızılcık, TOBB Başkanı M. Rifat Hısarcıklıoğlu, Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Marc Pierini, Merkezi Finans İhale Birimi Başkanı Muhsin Altun ve TTSO Yönetim Kurulu Başkanı M. Suat Hacısalihoğlu birar konuşma yaptı.
Konuşmaların ardından TTSO tarafından, Trabzon’a gelen büyükelçilere plaket verildi.
TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ (TOBB) BAŞKANI RİFAT HİSARCIKLIOĞLU, ''TÜRKİYE'NİN GELECEĞİ NOKTASINDA, AB NOKTASINDA BİR KAYGI TAŞIMIYORUM'' DEDİ.
Hisarcıklıoğlu, Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası'nda (TSO) düzenlenen Trabzon Avrupa Birliği İş Geliştirme Merkezi'nin (ABİGEM) açılış töreninde yaptığı konuşmada, ABİGEM'in Gaziantep, Kocaeli ve İzmir'deki başarılarının, 15 ilde faaliyete geçmesine neden olduğunu, kurulacak 4 merkezle birlikte toplam 19 başarı hikayesi olan ABİGEM'in faaliyete geçeceğini söyledi.
''Dünyayı tanımak, dünyaya mal satmak istiyorsanız, bedava akıl da olmadığına göre, bu aklı size verecek merkezi buraya getirdik'' diyen Hisarcıklıoğlu, ABİGEM'in, başvuran iş adamlarına hibe kullanımında yol göstereceğini vurguladı.
Hisarcıklıoğlu, AB konusunda bir anket yaptıklarını ifade ederek, ''3 bin işletmenin katıldığı anketten, yüzde 76 'evet, AB'ye girmek istiyoruz' görüşü çıktı. Biz iş adamları, dışarıyı toplumun diğer kesimlerine göre daha iyi biliriz. Dünyada ne olur daha iyi biliriz. Bizim işimiz dışarıya açıktır. Onun için bizim 3 bin işletmemizin AB sürecini desteklemesi çok önemliydi'' dedi.
Türkiye'nin AB'ye giriş sürecini de değerlendiren Hisarcıklıoğlu, şöyle devam etti:
''Zaman zaman Avrupa'daki liderlerden canımızı sıkacak haberler duyuyoruz. 'AB'ye tam üyelik olmasın da imtiyazlı ortaklık olsun, şu olsun, bu olsun' diye. Biz aslında batı medeniyeti hedefini 1964'te koymadık. Neredeyse 150 yıl önce koyduk. Yola çıkışımız bugün başlamıyor. 3 yıl önce Fransa Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı ile ilk kez bir araya geldiğimiz zaman 'AB'ye tam üyelik işini nereden çıkardınız?' diye sordu. 'Sayın başkan, bizim süreç 1964'te başladı, bize tam üyelik hedefi verildi' dedim. Yetmedi 1995'te, 2004'te ve 2005'te teyit edildi. Biz de sağlam olsun diye 3 dikiş vardır. Bizimki 4 dikiş oldu. Bize 4 sefer teyit edildi ki (Arkadaş, sizin hedefiniz tam üyeliktir.) Şimdi bundan sonra artık başka bir şeyi düşünmeye gerek yok. Tam üyeliğin dışında başka bir şey de zaten düşünemeyiz.''
-''İMZA ATTIYSAN BU SENİ SONUNA KADAR BAĞLAR''-
Hisarcıklıoğlu, ''Hukuk terminolojisine yeni bir kavram mı giriyor diye şaşırıyorum bazen'' diyerek, sözlerine şöyle devam etti:
''Ben bir mal üretiyorum, bir başka firmayla anlaşma yapıyorum. 10 yıllık karşılıklı sözleşme yapmışız. 2 yıl sonra şirketin patronu değişmiş. Diyor ki (Ben, geçmiş zamandaki patronun anlaşmalarının tümünü iptal ediyorum.) Böyle bir şey mümkün mü? Hukuk dilinde böyle bir şey mümkün değil. İşin başındakiler değişince sözleşmeler yenilenecek diye hukuk dilinde yeni bir terminoloji mi oluştu bilmiyorum. Devlette devamlılık esastır, ahde vefa vardır. Eğer bir anlaşmaya imza attıysan bu seni sonuna kadar bağlar. Sen istesen de istemesen de seni bağlar. Eğer bağlamaz ise senin itibarını da başka türlü ölçerler.''
Bu nedenle Türkiye'nin geleceği noktasında, AB noktasında bir kaygı taşımadığını dile getiren Hisarcıklıoğlu, ''Esas mesele şu, ne olur dışarıdan gelen seslere kulağınızı kapatın. Biz, kendi ev ödevimizi yapalım. Biz, kendi standartlarımızın yükselmesini istiyoruz. Onun için içeride bizler kanaat önderleri, STÖ başkanları Türkiye'nin iş yapma biçiminin, hayat biçiminin standartlarının yükseltilmesi için hep birlikte baskı yapmalıyız. Bu sonuçta birey olarak bizim için. Avrupa'daki bireyin hakkından daha az hakla mı idare edilmek istiyorsun? Eksikliğin mi var senin? Hiçbir eksikliğin yok. O zaman devletle birey arasındaki ilişkide niye az hakka razısın peki? İşte AB standardı bu. İsteğimiz de bu zaten bizim'' diye konuştu.
-'ÖNCE VİZE AL' DİYORLAR-
Türkiye'nin AB ile Gümrük Birliği anlaşması imzalayan bir ülke olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, diğer aday ülkelerin geçmişte en çok zorlandıkları konunun da Gümrük Birliği anlaşması olduğunu kaydetti. En çok müzakerelerin buralarda yapıldığına işaret eden Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin 1995'te bunu geçtiğini söyledi. Gümrük Birliği'nin esasını bütün malların transferinin, yani bir ülkeden diğerine karşılıklı olarak sıfır gümrükle gitmesinin oluşturduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, ''Tamam razıyız, anlaştık. Peki şimdi mal alış satış serbest. Ama şimdi biz mal satmaya gideceğiz, bize (Dur) diyorlar. Niye duracağım arkadaş? (Önce vize al) diyorlar. Vize al deyince ben uğraşayım ki vize alayım da malımı satayım diye. Birçok engelle karşılaşılıyor. Bu bir haksızlık'' dedi.
-''TAŞIMALARA KOTA UYGULANIYOR''-
Bu noktada bir başka engel daha bulunduğunu, ''taşımalara kota uygulandığını'' anlatan Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti:
''Mahkeme de karar verdi, bunlar haklıdır, bunlara bu uygulama yapılmaz diye. İnşallah şimdi eğer hukuk ve adalet AB'de en üst değerse o zaman mahkemenin verdiği karara bütün ülkeler uyar. O zaman rahatlıkla eşit şartlarda rekabet olsun. Benim rakibim çok rahatlıkla mal taşıyabiliyor, gelebiliyor, ama ben taşımaya kalktığım zaman vizeyle, taşıma kotası engeliyle karşı karşıya kalıyorum. Bu bizi üzüyor. Ama bizi bu yoldan vaz mı geçiriyor, hiçbir şekilde de vazgeçirmiyor. Biz, zaten mücadeleyi severiz. Zor şartlarda zor işleri yapmasını seven milletiz. Bu yoldan geri dönmeyeceğiz.''
TTSO YÖNETİM KURULU BAŞKANI M.SUAT HACISALİHOĞLU: ABİGEM TÜM BÖLGEYE HİZMET VERECEK
Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası (TTSO) Yönetim kurulu Başkanı M. Suat Hacısalihoğlu, ABİGEM’in açılışı için Trabzon’a gelen 15 büyükelçi ve 6 Büyükelçilik temsilcisinin Trabzon’da yapılan çalışmalardan memnun olmasını diledi.
ABİGEM’in anonim şirkete dönüştürerek tüm Doğu Karadeniz bölgesindeki işletmelere hizmet vermesi için altyapı düzenleme ve hazırlıklarının sürdüğünü bildiren Başkan Hacısalihoğlu,” Diğer taraftan üç boyutlu katı modelleme merkezi ile bölgedeki tüm sanayiciler başta olmak üzere büyük küçük işletmelere model ürünlerini çalışarak yatırımcılara hizmet verilecektir.”dedi.
AB DESTEKLERİNE BÖLGEYİ TTSO PROJE OFİSİ HAZIRLIYOR
Avrupa Birliği’nce Türkiye’ye sunulan mali hibe ve desteklerden bölgedeki işletmelerin yararlanması için TTSO çatısı altında Proje Ofisi’nin oluşturduğunu aktaran Başkan Hacısalihoğlu, oldukça başarıyla yürüyen bu ofisinde, KTÜ ile etkili bir işbirliği sağlayarak, iş dünyasına hizmet verdiğini belirtti. TTSO – KTÜ işbirliğinin üniversite- sanayi işbirliği alanında bölgeye önemli çıktıları olduğunu bildirdi.
AB BİLGİ BÜROSU, BÖLGEYE AB’Yİ TANITIYOR
TTSO’da AB Bilgi Bürosunun bölgede yaşayanlara AB’yi tanıtma faaliyetlerinin devam ettiğini belirtti.
BAŞKAN HACISALİHOĞLU: ARTIK TÜRKİYE AB’YE TANITILMALIDIR
Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası (TTSO) Yönetim Kurulu Başkanı M. Suat Hacısalihoğlu, Türkiye’nin AB ülkelerinde yeterince tanınmadığını ifade ederek, “ Artık AB Bilgi Büroları geri beslemesi oluşturulmalıdır. Türkiye’ye Avrupa Ülkelerinde yaşayanlara tanıtma zamanı gündeme gelmiştir.”diye konuştu.
TRABZON YAŞAYAN EN ESKİ ŞEHİRLERDEN BİRİDİR
Fransız Arkeoloğ Charles Texier’e göre Trabzon’ün dünyanın en eski yaşayan şehirlerinden biri olduğunu anımsatarak, 1303 yılında İtalyanların Latince, Farsça, Kumanca dillerinde ticaret sözlüğü bölgede bastırılmış olduğunu vurguladı.
TRABZON TARİHTE ENTELEKTÜEL KÜLTÜRÜN MERKEZİ OLDU
Başkan Hacısalihoğlu, entelektüel kültür açısından Trabzon’un önemli bir kent olduğunu belirterek, özellikle ünlü filozoflar Platon ve Ariston dönemlerinde Trabzon’da filozofların yaşadığı bir kent kimliği taşıdığını anımsattı.
BU TARİHİ BİRLİKTE YAŞADIK
Trabzon’un birçok kültüre ev sahipliği yaptığını, Roma, Bizans ve Osmanlı dönemleri tarihi hep birlikte yaşadıklarını belirterek,” Fatih Sultan Mehmet’in Fethettiği Trabzon’da Yavuz Sultan Selim valilik yaptı. Ve Ünlü Osmanlı Padişahı Muhteşem Kanuni Sultan Süleyman burada doğdu. Böyle bir kente Avrupa birliği büyükelçilerini görmek bizleri mutlu etmiştir.”dedi.
HACISALİHOĞLU’NDAN TOBB BAŞKANI’NA TEŞEKKÜR
Sözlerinin sonunda, Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası (TTSO) Yönetim Kurulu Başkanı M. Suat Hacısalihoğlu, TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu’na bölge adına teşekkür etti. Hacısalihoğlu,” her dönemde Trabzon’da destekte bulunan TOBB Başkanımız Sayın Rifat Hisarcıklıoğlu’na huzurlarınızda teşekkür ediyorum. ABİGEM’in Trabzon’a ve bölgeye kazındırılmasında büyük desteği olmuştur.”diye konuştu.
PİERİNİ: AVRUPA BAŞKENTLERİ VE BRÜKSEL’DE TÜRKİYE’NİN İMAJI İYİLEŞİYOR
Toplantıda bir konuşma yapan Büyükelçi Marc Pierini, “Türkiye’nin bütün olarak AB’ye girmek istediğini biliyoruz. Bu nedenle herkese hitap etmek istiyoruz. AB sürecinin karmaşık olduğunu biliyoruz, bunu anlatmak istiyoruz. Bilgi kirliliğini ortadan kaldırmaya çalışıyoruz. Bu süreçte her iki tarafın korkularını gidermeye çalışıyoruz. Bu nedenle ABİGEM’in çok büyük bir işlevi yerine getireceğine inanıyoruz. AB ile Türkiye arasında pek çok sorun var. TOBB da bunun farkında. Bu sorunlar üzerinde çalışıyoruz. Yakın bir gelecekte bu sorunlar çözülecektir. Geçen hafta yayınlanan ilerleme raporunu biliyoruz. Bu rapor halihazırda kaydedilen ilerlemeleri belirliyor. Sadece katılım süreci açısından değil genel anlamda kaydedilen ilerlemeler dile getiriliyor. Çok farklı konularda açılımlar var. Ermeni ve Kürt sorunuyla ilgili çok geniş anlamda diyalog süreci var. AB ülkelerinin başkentleri ve Brüksel’de Türkiye’nin imajı iyileşiyor. Bunu söyleyebiliriz. Bu süreç çok karmaşık bir süreç. İngiliz ve Bulgaristan büyükelçilerine beklemeleri gerektiği söylendiğinde neler hissettiklerini sorabilirsiniz. Bu zorluklar her zaman için karşımıza çıkabiliyor” diye konuştu.
TRABZON VALİSİ Dr. RECEP KIZILCIK: ABİGEM LİZBON STRATEJİSİ ÇERÇEVESİNDE CİDDİ ADIMLAR ATTI
Trabzon Valisi Dr.Recep Kızılcık, AB’nin Lizbon stratejisine vurgu yaparak,” Lizbon stratejisi AB’nin dünya ile rekabet edebilirlik, ve sosyal birlikteliğin sağlanması için alınmış karaları içerir. Türkiye AB’ye tam üyelik için çaba sarfeden, buna ulaşmak için emin adımlar ile ilerlemektedir. ABİGEM’ler Lizbon stratejisi çerçevesinde ciddi adımlar atmıştır.”dedi.
VALİ KIZILCIK: TRABZON ABİGEM KARADENİZ HAVZASINDA ÖNEMLİ İŞLEV GÖRECEKTİR.
2005 yılında AB Maliye bakanları toplantısında gündeme gelen,”AB bir blok olarak siyasi olarak kendini devam ettirmek istiyorsa Lizbon kararlarını uygulamaya geçirmelidir” sözlerini anımsatan Vali Kızılcık,”2005 yılında bu seviye sağlanamamıştı. Çin, Hindistan, Japonya ve ABD ile ekonomik olarak mücadele edebilmesi için AB’nin AR-GE’ye, bilgi transferine önem vermesi gerekmektedir. ABİGEM bu anlamda, zihinleri açmada, rekabet edebilirliği sağlamada çok önemlidir. Ülkemizin kuzey doğu bölgesinde bulunan Kafkaslar ve Rusya Federasyonu kısaca, Karadeniz havzasına kültürel ve ticaret olarak merkezlik etmiş ve edecek olan Trabzon’da ABİGEM’ler önemli işlevler görecektir.”diye konuştu.
MERKEZİ FİNANS İHALE BİRİMİ BAŞKANI MUHSİN ALTUN: ABİGEM’İN HEDEFLERİ
Merkezi Finans İhale Birimi Başkanı Muhsin Altun, birimimizin sözleşme makamı olduğu "Avrupa Birliği İş Geliştirme Merkezleri Ağının Yaygınlaştırılması Projesi"nin "Teknik Yardım" bileşeni kapsamında, iki grup altında toplanan toplam 12 ilimizde Avrupa Birliği İş Geliştirme Merkezleri olarak kurulduğunu anımsattı.
Altun, Birinci grupta Denizli, Eskişehir, Kayseri, Konya, Adana ve Trabzon illerimiz yer alırken, ikinci grup Afyonkarahisar, Çorum, Erzurum, Malatya, Tekirdağ ve Uşak illerinden oluştuğunu aktardı.
Bu illerdeki ABİGEM'lerde görev alan personel kapasitesinin geliştirilmesi, bu merkezler tarafından eğitim programlarının düzenlenmesi, girişimcilik kurslarının verilmesi ve her bir merkez için KOBİ'lere yönelik projeler geliştirilmesi bu projenin ana hedefi olduğunu söyledi.
ULUSAL KOORDİNASYON MERKEZİ KURULACAK
Merkezi Finans İhale Birimi Başkanı Muhsin Altun, Projenin diğer bileşeni altında ise Türkiye İş Geliştirme Merkezleri Ağının koordinasyonunu sağlayacak, ABİGEM'lerin izleme ve değerlendirmesini yapacak, bu merkezlerin uluslararası piyasalara açılmalarına yardım edecek, TOBB bünyesinde bir "Ulusal Koordinasyon Merkezi" kurulacağını açıkladı.
ABİGEM'lerin ve Ulusal Koordinasyon Merkezi'nin kurulması amacı doğrultusunda, müşavir firmalarla toplam 28 MEUR tutarında teknik yardım sözleşmeleri imzalanmış ve 6 Mayıs 2008 tarihinde projenin uygulanmasına başlandığını duyurdu..
ABİGEM’LER BİRER BAŞARI ÖYKÜSÜDÜR
Altun, Trabzon ABİGEM'in açılışının yapılacağı bugün itibarıyla, projenin 23 aylık uygulama süresinin 17 aylık bölümü geride kalmış bulunduğunu iletti. Altun şöyle konuştu: Geçen süre zarfında, kurulumu bir başka proje bünyesinde tamamlanan ve KOBİ'lere hizmet vermeye başlayan Gaziantep, İzmir ve Kocaeli illerindeki merkezlerin bölge ekonomisine sağladığı olumlu etkiler de göz önünde bulundurularak, bütçe imkanları değerlendirilmek suretiyle projenin kapsamı genişletilmiştir. Başta değindiğimiz il gruplarına Adana, Trabzon, Uşak ve Tekirdağ illerinin de eklenmesi bu şekilde mümkün olmuştur. Böylelikle, proje kapsamında kurulması planlanan ABİGEM sayısı 8'den 12'ye, ülkemizdeki toplam ABİGEM sayısı da 15'e yükselmiş olmaktadır.
Bugün bulunduğumuz noktada, ABİGEM'lerde görev alan personele yönelik kapasite geliştirme çalışmaları büyük ölçüde tamamlanmış ve Merkezler hedef kitlelere hizmet sunar hale gelmiştir. Böylece, söz konusu personel, hem öğrendiklerini uygulama fırsatı bulmaya başlamış, hem de hizmet sunarken gelişimini devam ettirme olanağına kavuşmuştur.”dedi.
Altun, sözlerine şöyle devam etti:
“Diğer taraftan, projenin sürdürülebilirliği açısından önem taşıyan "gelir getirici faaliyetler" de ABIGEM'ler tarafından uygulanmaya başlanmıştır. ABİGEM'lerin tüzel kişiliklerinin oluşturulmasına yönelik çalışmalarda büyük mesafe katedilmiş, Denizli, Eskişehir, Kayseri, Konya, Adana, Çorum, Erzurum ve Malatya illerindeki ABİGEM'ler anonim şirket olarak kuruluşunu tamamlamıştır. Projenin "mal alımı" bileşeni kapsamında tedarik edilen toplam 4.5 MEUR tutarındaki ekipmanın tamamı ABİGEM'lere teslim edilmiş olup, bu gelişmesi» projenin bundan sonraki bölümünde yer alan çalışmalara hız kazandırması beklenmektedir.
Ayrıca, projeye somadan dahil edilen 4 ildeki ABİGEM'lerin diğer ABİGEM'ler ile aynı seviyeye gelmelerinin sağlanması ve Teknik Destek Ekibi'nin de katkısı ile ABİGEMTerin piyasaya nüfuzunun artırılması amacıyla projenin uygulama süresinin 2 ay daha uzatılmasında yarar görülmüştür. Bu amaçla birinci grup iller için 2 aylık süre uzatımı kesinleşmiş olup, ikinci grup iller için de uzatma sağlanması yönündeki prosedürel çalışmalar tamamlanmak üzeredir.
Toplam bütçesi 32.5 MEUR olan bu projenin en önemli başarısı, kuşkusuz ABİGEM'lerin bulundukları bölgedeki KOBİTerin rekabet gücünü artırarak mevcut iş alanlarının genişletilmesi ve global pazarlara açılmalarının sağlanması olacaktır. En az bunun kadar önemli bir diğer fayda ise ABİGEM ağının ülke sathına yayılmasının desteklenmesi, diğer Odalarımızın da bu yönde cesaretlendirilmesidir. Nitekim Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nca IPA'nın "Bölgesel Rekabet Edebilirlik" alt-bileşeni altında, Sivas ve Antakya illerimizde orta ölçekli, Batman ve Van illerimizde küçük ölçekli olmak üzere 4 yeni ABİGEM kurulmasına karar verilmiştir. Toplam bütçesi 8.5 MEUR olan bu projeye ilişkin ön ilanlar Birimimizce yayınlanmış, ihale süreci başlatılmış bulunmaktadır.
Bu gibi projelerin, aynı zamanda Ticaret ve Sanayi Odalarımızın kurumsal kapasitelerinin gelişimine ve imajlarına da olumlu katkıda bulunacağını ummaktayız. Özellikle KOBİ'lerin ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik bir hizmet anlayışının yerleşmesi, ülkemizin AB'nin "Lizbon Stratejisi" ile belirlediği hedeflere yaklaşması açısından da önem arz etmektedir.”
MERKEZİ FİNANS İHALE KURUMU BAŞKANI ALTUN: FON KULLANIMINDA TRABZON 81 İL ARASINDA 7. SIRADA
Merkezi Finans İhale Birimi Başkanı Muhsin Altun, Trabzon İlimizin AB hibe ve desteklerinden yararlanma performansı hakkında da bilgi verdi.
Halihazırda Trabzon İlinin yaklaşık 9.2 MEUR tutarındaki 79 proje ile 81 il arasında 7. sırada yer aldığını belirterek, “ Bu projelerin 72'si DOKAP programı kapsamında yürütülmektedir. 24 MEUR bütçeli DOKAP bölgesel kalkınma programı Trabzon, Ordu, Rize, Giresun, Artvin ve Gümüşhane illerini kapsamakta olup, bu illerde toplam 213 proje desteklenmektedir. DOKAP bütçesinin 8.3 MEUR'luk kısmı Trabzon İlindeki projelere kullandırılmıştır.”şeklinde konuştu.
TROBZON KÜÇÜK İŞLETME KREDİ PROGRAMINDA DA BAŞARILI:
Merkezi Finans İhale Birimi Başkanı Muhsin Altun, Trabzon ilinin başarılı bulunduğu bir diğer program ise "Küçük İşletme Kredi Programı"nın ikinci aşamasını oluşturan SELP-II Programı olduğunu açıkladı.
Altın,”Alman Kalkınma Bankası ile işbirliği içinde yürütülmekte olan bu Program, aralarında Trabzon'un da bulunduğu, yatırımlarda öncelikli 49 ilimizde uygulanmakta olup, 4 ulusal banka (Akbank, Garanti Bankası, İş Bankası, Şekerbank) vasıtasıyla küçük işletme kredisi dağıtılmaktadır.”dedi
2009’ UN İLK YARISINDA 5 BİN 96 İŞLETMEYE, 3.7 MEURO İLE TRABZON BİRİNCİ YARARLANAN İL
Merkezi Finans İhale Birimi Başkanı Muhsin Altun, 2009 yılının ilk yarısında toplam 5096 işletmeye 54.2 MEUR dağıtılmış olup, yararlanma performansı bakımından Trabzon toplam 3.7 MEUR ile birinci sırada olduğunu açıkladı. İkinci sırada ise güzel bir tesadüf sonucu 3.5 MEUR ile kardeş şehir Kahramanmaraş yer aldığını bildirdi..