Türk Kahvesi Kültürü ve Araştırmaları Derneği Başkan Ahmet Örs: "TÜROFED ile çalışma halindeyiz. Kahve logosu tüm otel menülerinde yer alacak."

Yiğit Ünsay - TurizmGuncel

Türk Kahvesi Kültürü ve Araştırmaları Derneği Başkan Yardımcısı ve gastronomi yazarı Ahmet Örs yeni kurulan derneğin hedeflerini, Türk kahvesinin dünyadaki durumunu ve Türk kahvesinin Türkiye turizmi açısından değerini TurizmGuncel'e anlattı.

Ünlü gastronomi yazarı Ahmet Örs Türk kahvesinin dünyadaki benzersizliğinden ve potansiyelinden bahsetti:

"Bugüne kadar kahve için yapılabilecek her türlü yenilik yapıldı. En son bu kapsüllü kahvelerle bu son noktasına da ulaştı. Espresso'da filtre kahvede ve latteler’de yapılacakların hepsi yapıldı. Henüz uluslararası pazara girmemiş tek bir kahve cinsi var: Türk kahvesi. Er geç her şeyde yenilik arayan sektörler içinde kahvecilik sektörü de Türk kahvesini uluslararası pazara taşıyacak. Biz bunun ilk kıvılcımını yakmaya çalışıyoruz. Ama arkadan ben inanıyorum ki kahve sektörü alıp bunu bütün dünyaya yayacaklar. Çünkü Türk kahvesi sadece bir tüketim meşrubatı değil arkasında bir kültür var, öyküler var. Sadece bir fal bile kahveyi alıyor başka bir konuma taşıyor."

OTEL MENÜLERİNDE LOGOMUZ OLACAK

Ahmet Örs dernek olarak turizm birlik ve kuruluşlarıyla beraber ortaya koymayı planladıkları logo uygulamasını da TurizmGuncel'e anlattı:

"1554’ten beri bu topraklarda Türk kahvesi içilir diye bir logomuz var. Bu logo hakkında Türkiye’deki otelci birlikleriyle, TÜROFED ile temas halindeyiz. Hedefimiz bütün otellerde menülerde o logonun yer alması. Ülkemize gelenler bunu görsünler 1554’ten beri bu topraklarda eğer kahve içiliyorsa kimse kalkıp da kahveyi sahiplenmeye kalkmasın."

Türk kahvesinin dünyayı kucaklayan bir lezzet haline gelebilmesi için teknik altyapının oluşturulması gerektiğini söyleyen Ahmet Örs Türk kahvesinin dünyada Tük adıyla bilinen iki üründen bir olduğunu belirtti:

"Bir kahveyi turistik bir tesiste yüz kişiye aynı anda verebilmeniz için cezve yeterli bir araç değil. O zaman makinalara ihtiyaç var. Tıpkı Espresso makinelerinin gelişmesinden sonra dünyada büyük patlama yaşaması gibi. Makina açısından Türkiye’de birkaç yeni üretici ortaya çıktı. Ancak bunlar henüz ev tipi diyebileceğimiz makinalar. Bunun daha profeyonel hale gelmesi lazım. Türk kahvesi en çabuk bayatlayan kahve. Türk kahvesi için kahve çekilir çekilmez pişirilecek bir sistemin gelişmesi lazım. Kahve bizim kültürümüzün bir parçası. Adında Türk adı geçen ve bütün dünyada bilinen iki tane şey var. Biri Türk kahvesi, biri Türk lokumu. Bunun dışındakilerin hepsi başka adlarla da anılabilir. Ama Türk kahvesi Türk kahvesidir. Adını her ne kadar başkaları değiştirmeye çalışsa da literatüre girmiş adında Türk olan iki ürünümüzden biridir. Bunun daha çok sahiplenilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bunun için de çeşitli projeler hazırlıyoruz."



DOĞRU KAHVEYİ DÜNYAYA ÖĞRETECEĞİZ

"Devlet nezdinde Türk kahvesinin standartlarını yeniden oluşturma çabalarımız var. Bu konuda hazırlıklarımızın sonuna geldik.  Patent enstitüsüyle ön temaslarımızı yaptık. O standartlar sayesinde artık kimse çamur gibi kahveyi Türk kahvesi diye sunamayacak. Türk kahvesi bir damak zevkidir. İçmesini öğrenmek gerekir. Telveyi yutmamak gerktiğini ikinci üçüncü içişinde içen öğrenecektir. Pişirmesi de bir marifet ister. Köpüklü olması gerekir, ne çok fazla ne de çok az kahve konması gerekir. Bu şekilde pişen kaynamış kahvenin vüceuda en az zarar verdiğini bilim adamları söylüyor. Espresso ve diğer kahvelere göre en az zararlı olan Türk kahvesidir. Türk kahvesinin şu anda yurdışındaki algısı Avrupa’da çok az biliniyor.  İstatistiklere göre Türk kahvesi tipi kahve dünyada Espresso’dan da daha fazla tüketildiğini ortaya koyuyor. Bu oldukça ilginç bir istatistik. Japonya’dan tutun ABD’ye kadar pek çok ülkede Türk kahvesi benzeri kahve yapılıyor. Marifet doğru kahveyi, en iyisini öğretmek. Çoğu bize göre yanlış içiyor."