Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Osman Turan Kongre Merkezi’nde bugün ''Doğu Karadeniz Bölgesi Heyelan ve Taşkınları Sempozyumu’ düzenlendi.
Sempozyuma Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık, Rize Valisi Seyfullah Hacımüftüoğlu, Giresun Valisi Mustafa Yaman, KTÜ Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özen, Trabzon Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu ve çok sayıda davetli katıldı.
Sempozyumda konuşan Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, Doğu Karadeniz Bölgesi’nde heyelan ve taşkınların son derece önemli olduğunu ve hafife alınacak bir konu olmadığını belirterek “Türkiye'deki yağışlara baktığımızda Doğu Karadeniz'e ve Rize'ye metrekareye 2 bin 500 mm yağış düşerken, Karaman'a 250 mm yağış düşüyor. Ayrıca Devlet Meteoroloji’nin DSİ ile yaptığı ortak çalışmaya göre 2040-2050 yıllarında diğer bölgelerde yağışlarda azalma beklenirken, buradaki yağışlarda artış bekleniyor, yağışlar burada daha da artacak. Yağışların artması bir yana eskiden yağışlarda bir düzen vardı, gelecekte ise çok ani yağışların olacağı bunların da taşkınlara sebep olacağı çok açık. Bu konuda bütün kurumlar önlem almalı yani sadece Çevre ve Orman Bakanlığı Afet İşleri’nin görevi olarak görmemek lazım. Bu burada yaşayan bütün herkesin vazifesidir” dedi.
“Biz bakanlık olarak burada ne yapılması gerekiyorsa yapmaya hazırız” diyen Bakan Veysel Eroğlu “Bizler sizlerin hizmetkarıyız. Sadece bizlere değil, muhtarlarımıza belediye başkanlarımıza, kaymakamlarımıza, valilerimize, bütün kamu kurum ve kuruluşlarımız ile vatandaşlarımıza çok büyük görevler düşmektedir. Bir dereye baktığımızda Giresun’da felaketin nereden kaynaklandığını gördük, vatandaş oraya çöpü yığmış. Çöpler dağ gibi hareket etmeye başladı ve büyük felakete sebep oldu. Burada herkese büyük görev düşmekte.
Geçmişte Trabzon'da Köprübaşı Beşköy’deki bu büyük felakette 48 vatandaşımız, Rize-Gündoğdu'da 14 vatandaşımız yüreklerimizi yaktı. Taşkından sonra gittiğimizde oradaki yakınlarının feryadını dinleseniz yürek dayanmıyor. Bu konuda herkese vazife düşüyor” ifadelerini kullandı.
Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık ise, yapılan sempozyumun önemine dikkat çekerek “Doğu Karadeniz Bölgesi sadece son yıllarda yoğun olarak yağış alan bölge değil. Son yıllarda bu yağışın şeklinde ve nevinde önemli değişiklikler yaşandı, önceden belki çok geniş bir alanı kapsayan yağışlar mümkün iken, şu anda iklim değişikliğinin doğrudan etkisi sonucu mevzii ve yoğun yağışlar sonucunda maalesef taşkınlara heyelanlara ve bunun sonucu olarak da can ve mal kaybına üzülerek ifade etmek isterim ki uğramaya başladık. Şüphesiz bu yeni mevzii ve yoğun yağışlar sonucu meydana gelebilecek olan maddi zararların can ve mal kaybının önüne geçebilmek için bizlerin de değişen koşullara ayak uydurarak çözüm geliştirmemiz önlemler almamız gerekmektedir. Can ve mal kayıpları ile karşı karşıya kalmamak için önemli çalışmalar yürütmemiz gerektiğini hepimiz kabul ediyoruz. Trabzon'umuz özelinde artık Trabzon şehir merkezinde dahi mevzii yağışlar nedeniyle can kayıpları ile mal kayıpları ile karşı karşıya kalıyorsak bizim de bu anlamda stratejimizde değişikliğe gidip bu can ve mal kayıplarını önleyecek en aza indirecek tedbirleri almamız gerektiğini hepimizin kabul etmesi gerekiyor. Belediyelerin sadece şehir merkezini değil, onu etkileyen yakın hinterlandının da belediyelerin kontrolü ve denetimi hatta yönetimi altında olmasının bu anlamda önemli olduğu ve bir zorunluluk olduğu gerçeğinden hareketle Trabzon'un kendi yakın çevresindeki imar bozukluklarını kontrol edebilmesi ve yönetebilmesi için büyükşehir statüsüne geçmesinin özellikle taşkın heyelan ve kısacası doğal afetlerle mücadelede de son derece önemli olduğu görüşünde birleştik ve bu anlamda da ümit ediyorum ki en kısa zamanda Trabzon'umuz büyükşehir statüsüne kavuşur ve böylece kendi hinterlandını afet ve doğal afetlerle mücadele edebilme anlamında kontrol edebilme şansına sahip olur. Aynı şekilde özellikle muhtar ve belediye başkanlarımıza seslenerek artık dere yataklarında şüphesiz özel idaremizin görevinde bu anlamda daha dikkatli olarak dere yataklarında yapılaşmanın önceden de yasaktı bundan sonra daha titizlikle takip edilerek bu yataklardaki kaçak yapıların elbirliği ile vatandaşımız mağdur edilmeden onlara alternatif gösterilerek oraları boşaltmamız, temizlememiz ve muhtemel doğacan can ve mal kayıplarının önüne geçmemiz gerektiğini ifade etmek istiyorum. Bu toplantı sayesinde bilim insanlarımızın uluslararası uygulama örnekleri ve bilimsel çalışmalarla hem bizlere, belediye başkanlarımıza, muhtarlarımıza çok önemli ve değerli bilgiler verecek ve bizler de işin takipçileri olarak oluşturulacak kararın katılımcıları olarak bu mücadelede üzerimize düşeni en iyi şekilde yaparak can ve mal kayıplarının önüne geçmiş olacağız” dedi.
|