Kayıtlardaki işsizliğin yüzde 10, gizli işsizliğin ise yüzde 20’lerde olduğu bir Türkiye söz konusu..

Bir kişiye devlet istihdam yaratacak ise bunun asgari maliyetinin de 250 bin lira civarında olduğu biliniyor.

Bu durumda, özel sektör çok ama çok önemli..

Çünkü, hem çok daha düşük bir maliyetle istihdam yaratıyor, hem de üretimi arttırabiliyor.

Bunun için, cesaretli genç girişimciler gerekiyor..

Trabzon’da Ticaret ve Sanayi Odası ile Ticaret Borsası, İşkur desteği ile “Genç Girişimciler Yetiştirme Seminerleri” düzenlediler. Geçen yılın son 3 ayında yaklaşık 200 genç girişimci, iş için bilgi ile donatıldılar.

Aslında az da olsa bu rakamı bile çok önemli görüyorum.

Çünkü, “Çalışmak en büyük ibadettir” diye uyarmasına rağmen, tembelliği bile İslâm’ın bir özelliği imiş gibi algılayan bir toplum olmuşuz.

***

Hatırlayınız, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu’nun toplantısından sonra, “Para çok, Proje Yok” başlığı altında bir hatırlatma yapmıştık.

Çok kişi de heyecan duyup, “Ne yapacağız, nereye gideceğiz?” diye sormuş, ama bazıları da, “Yazdığınız gibi değil. Bu kuruluşlara (ki KOSGEB’de bunlardan biri) çok hazırlıklı olmasak da gittiğimiz zaman adeta ‘kırk katır mı istersin, kırk satır mı?’ cinsinden önümüze istek koyuyor, adeta işi yokuşa sürüyorlar” diye sitem etmediler değil..

Ben, Trabzon Valisi Dr. Recep Kızılcık’ın samimi beyanları, TTSO Başkanı Suat Hacısalihoğlu’nun  anlattığı zorlukların aşılabileceği umuduyla, yine de genç girişimcilerin heveslerinin kırılmayacağını düşünüyorum..

***

Vali Dr. Kızılcık’ın, “Girişimcilerin kamuda önlerine konulacak yasal sıkıntıları ben halledeceğim” beyanı cesareti arttırıcı ve güvenilir bir taahhüttür.

Sayın Vali’nin samimi ve takipçisi olacağı bu taahhüttü genç girişimci arkadaşlar daima yanlarında , yanı başlarında hissetsinler.

Karşılarındakiler görmezler ise, bu yazılardan hatırlatma yapsınlar.

***

TKDK ve KOSGEB’ciler de, devletin bürokrasisini girişimcilerin önüne koyma yerine, şu hadisi hatırlasınlar: “Zorlaştırmayınız, kolaylaştırınız.”

***

Bu nedenle de, TKDK, Suat Hacısalihoğlu’nun, “Yayla turizmine yatırım yapmak isteyenlerden, imar isteniyor. Ama yaylaların çoğunda imar planı yok. Başka güvencelerle bu sorun aşılsın” isteğini dikkate alsın.

***

Gelelim, KOSGEB’e..

27.000 TL’ye kadar hibe veriyor. Ama, kırk katırı bırakın kırk satırdan beter ediyor.

Mevzuatın “bini bin para!..”

Cebinde parası olmayan ve hedeflediği işi yapabilecek girişimciye bırakın para vermeyi, fatura karşılığı ödemeleri bile yokuş yukarı “sür babam sür” yapıyorlar.

Öyle ki; bir çok girişimci zaten olmayan parasızlıkta artı borçlanarak iflas ediyor.

Proje yapım ve yazımına verdikleri 2.000 TL’yi yarı yarıya indiriyorlar.

Böyle giderse, hepsini kaldıracaklar gibi!..

***

Kısaca, hibe ve ardından kredi kullanarak iş sahibi olup, 2-3 kişiye istihdam yaratmak isteyen girişimci bırakın 27.000 TL almayı, 2 yılda 40-50.000 TL borçlu olarak perdeyi kapatıyor.

***

Biraz da değil, epeyce de bunlara, “yasaları zorlaştırmak için çıkan kurallar” kabul eden, kraldan fazla kralcı yöneticiler neden oluyor.

Zaten, bu ülke her alanda, her konuda, “Kraldan fazla kralcı kesilenler” yüzünden bu halde değil mi?