Artvin'in Şavşat ilçesine bağlı Meydancık beldesinin 1770 rakımlı Maden köyü sakinleri, yılın büyük bölümü karla kaplı köylerinde yüklerini boğaların çektiği kızaklarla taşıyorlar. Gürcistan sınırında, Karçal Dağları'nın doğusunda, Artvin'e 102, Şavşat'a 37 kilometre mesafedeki Maden köyü, yüksek rakımı nedeniyle yılın 6-7 ayı karla kaplı. Doğal yapısı ve tamamı ahşap otantik evleriyle ilgi çeken 74 haneli köyün kışın 250 civarında olan nüfusu, yaz aylarında kent merkezi ya da gurbetten gelenlerle 500'ü aşıyor.

 Kar kalınlığı kışın çetin geçtiği dönemlerde 2,5 metreye kadar ulaşabiliyor. Köylere Hizmet Götürme Birliği ekipleri, bu dönemlerde aralıksız çalışarak köy yolunu ulaşıma açık tutmaya çalışıyor. Ancak kar yağışı ve zaman zaman çığ nedeniyle yol kapanabiliyor. Yol açık olsa bile yoğun kar nedeniyle köyün her yerine ulaşmak mümkün olmuyor. Yaşam şartlarının oldukça zor olduğu bu dağ köyünde en önemli geçim kaynağı hayvancılık. Evlerin çoğunda 8-10 büyükbaş hayvan besleniyor. Köyde başta patates olmak üzere az sayıda tarım ürünü de yetiştiriliyor.

 Kısa süren yaz mevsiminde tarlalarını, teknolojiye rağmen boğaların çektiği kara sabanla süren, gece gündüz çalışarak kışa hazırlık yapan köylüler, kestikleri ot ve odunları ise yörede ''merek'' adı verilen ve çoğunluğu köyün dışında bulunan üzerleri sacla kaplı küçük ahşap yapılarda depoluyor. Ot ve odunlar, kışın ihtiyaç duyuldukça boğaların çektiği kızaklarla ev ve ahırlara taşınıyor. Traktörün olmadığı köyde en ağır yükü ilkbaharda kara sabanla tarla süren, kışınsa karla kaplı patika yollardan kızaklarla ot ve odun taşıyan boğalar çekiyor.     

     -Kızakları hasta naklinde bile kullanıyorlar-     

 Köy sakinlerinden Ahmet Tanıyan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Maden köyünde kışın en önemli ulaşım aracının kızaklar olduğunu belirterek, şöyle konuştu:

 ''Rakım nedeniyle kış uzun sürüyor ve çok çetin geçiyor. Kar kalınlığı fazla olduğu için araçlar köye giremiyor, zaten bazı yerlerde de patikadan başka yol yok. Buralar için tek ulaşım aracı boğaların çektiği kızaklar. Hayvanlarımızın yiyeceği otu, yakacak odunumuzu 400-500 metre mesafedeki mereklerden, karla kaplı patika yollardan boğaların çektiği kızaklarla taşıyoruz. Boğalar en önemli yardımcımız. Zorlu kış şartlarında hayatımız adeta onların çektiği kızaklara bağlı.''

 Musa Çimen ise kışı rahat geçirebilmek için kısa süren yaz ve bahar mevsimlerinde çok çalışmaları gerektiğini dile getirerek, ''Yazın arazilerimizden kestiğimiz ot ve odunları yine arazilerin içinde bulunan mereklerde depoluyoruz. Hemen hemen her ailenin bir mereği var. Kışın ise ihtiyaç miktarı kadar ot ve odunu boğaların çektiği kızaklarla eve taşıyoruz'' diye konuştu.

 Yollar kar nedeniyle kapanınca kızakları zaman zaman ulaşımda da kullandıklarını ifade eden Çimen, ''Kızakları hasta naklinde de kullanıyoruz. Acil vakalarda son derece işe yarıyorlar. Hastayı boğanın çektiği kızağa koyup, yolun açık olan bölümüne kadar götürüyoruz, oradan da taşıtla hastaneye naklediyoruz'' dedi.  Musa Çimen, şartlar zor olsa da köyde yaşamaktan memnun olduklarını sözlerine ekledi.